Serbest Kürsü

Kooperatiflere Ait Gayrimenkul Kira Gelirlerinin ve Mevduat Faizlerinin Vergilendirilmesi

I- GİRİŞ

Kooperatifler, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1. maddesinde, “Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler ile İl Özel İdareleri, Belediyeler, Köyler, Cemiyetler ve Dernekler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli kuruluşlar” şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere kooperatifler, kazanç gayesi gütmekten ziyade ortağın belli ihtiyaçlarının karşılanması yada menfaatinin korunması amacına hizmet eden kurumlardır.

Kooperatifler 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 7. maddesinin 16. bendinde yer alan şartları taşımaları halinde kurumlar vergisinden muaf bulunmaktadır. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nda ise muafiyet hükümlerine yer verilmemiştir. Bu yazımızda gerek kurumlar vergisinden muaf, gerekse kurumlar vergisinden muaf olmayan kooperatiflerin sahip oldukları gayrimenkulleri kiraya vermeleri halinde kiracılar tarafından ödenen kira bedeli ile nakitlerini değerlendirmek suretiyle elde ettikleri mevduat faizi üzerinden tevkifat yapılıp yapılmayacağı ve gayrimenkul kiralama işleminin katma değer vergisine tabi olup olmadığı üzerinde durulacaktır.

II- KOOPERATİFLERİN KURUMLAR VERGİSİ MÜKELLEFİYETİ VE MUAFİYETİ

5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinin (B) bendinde; Kooperatiflerin kurumlar vergisi mükellefi olduğu, 3. maddesinde; Kooperatiflerin, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na ya da özel kanunlarına göre kurulan istihkak, istihsal, kredi, satış, yapı ve sair kooperatifler ile aynı mahiyetteki yabancı kooperatifler olduğu, okul kooperatifleri gibi dernek veya adi şirket mahiyetinde olanların bu kanunun uygulanmasında kooperatif addolunmayacağı, belirtilmiştir.

Mezkur kanunun muafiyet hükümlerinin yer aldığı 7. maddesinin 16. bendinde ise; esas mukavelelerinde sermaye üzerinden kazanç dağıtılmaması, idare meclisi başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesi, ihtiyat akçelerinin ortaklara dağıtılmaması, münhasıran ortaklar ile iş görülmesine dair hükümler bulunması şartı ile kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmıştır. Aynı maddede, esas mukavelelerinde yukarıdaki şartlar mevcut olmakla beraber, fiilen bu kayıt ve şartlara uymayan kooperatifler ile faaliyete geçen üst kuruluşlara girmeyen kooperatiflerin muafiyetten faydalanamayacağı ifade edilmiştir.

Bahse konu yasa hükmüne göre, kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden faydalanabilmeleri için esas sözleşmelerinin şu kayıt ve şartları taşımaları gerekmektedir.

A- SERMAYE ÜZERİNDEN KAZANÇ DAĞITILMAMASI

Kooperatifin, faaliyetleri neticesinde elde etmiş olduğu kazancı, kooperatif ortaklarının taahhüt ettikleri ya da ödemiş oldukları sermayeler nispetinde ortaklara dağıtmaması demektir.

B- İDARE MECLİSİ BAŞKAN VE ÜYELERİNE KAZANÇ ÜZERİNDEN HİSSE VERİLMEMESİ

Kooperatifin esas sözleşmesinde yönetim kurulu başkan ve üyelerine kooperatif bünyesinde oluşan kazanç üzerinden hisse verilmemesi demektir. 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu gereği yönetim kurulu üyelerine genel kurullarca belirlenen aylık ücret, huzur hakkı, risturn ve yolluklar bu hükmün dışındadır.

C- İHTİYAT AKÇELERİNİN ORTAKLARA DAĞITILMAMASI

Kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olmaları için gereken şartlarından biri de kooperatifin esas sözleşmesinde yedek akçelerin ortaklara dağıtılmayacağına ilişkin hüküm bulunması ve uygulamada da buna riayet edilmesidir. İhtiyat akçeleri, hisseleri oranında ortaklara isabet eden iktisadi değerlerin karşılığıdır. Bunlar, ancak tasfiye hitamında ortaklara tevzi edilir.

D- MÜNHASIRAN ORTAKLAR İLE İŞ GÖRÜLMESİNE DAİR HÜKÜMLER BULUNMASI

Kooperatiflerde kazanç, ortak içi muameleler ile varsa ortak dışı muamelelerden elde edilir. Kooperatif esas sözleşmesinde belirtilen faaliyet alanında ortaklarla yapılan işlemler ortak içi işlem olarak adlandırılmaktadır. Bunun dışında kalan yani, kooperatif esas sözleşmesinde belirtilen faaliyet konusuyla ilgili olmayan alanlarda ortaklarla yapılan muameleler ile kooperatif esas sözleşmesinde yer alan faaliyet konusuyla ilgili fakat ortak olmayan kişilerle yapılan işlemler ortak dışı işlemlerdir.

Örneğin, esas sözleşmesinde faaliyet konusu üzümün müstahsilden alım ve satımı olarak belirtilmiş bir üzüm tarım satış kooperatifinin, ortaklarından üzüm dışında farklı bir tarım ürünü alması veyahut ortak olmayan kimselerden üzüm alması halleri ortak dışı işlem olarak sayılır. Ortak dışı işlemin varlığı tek başına kurumlar vergisi muafiyetini kaldırır ve kooperatifin kurumlar vergisi mükellefi olmasını gerektirir. Ortak dışı işlemin gerçekleşmesini müteakip mer’i VUK hükümlerine tescil için vergi dairesine müracaat edilmelidir.

Ortak dışı muamelelerde bulunmaktan dolayı muafiyet şartlarını kaybeden kooperatifler kurumlar vergisi mükellefiyetine girdiklerinde bu kez Kurumlar vergisi Kanunu’nun 8. maddesinin 2. bendinde yer alan “Risturn İstisnası” [1] müessesesinden yararlanacaktır. Buna göre Kooperatif kazancı ortak ve ortak dışı işlemlerden elde edilen kazanç olup, tamamı beyan edilecek, ancak ortak içi işlemlerden elde edilen kazanç “Risturn İstisnası” olarak kooperatif kazancından düşülecek ve kurumlar vergisi ortak dışı işlemlere isabet eden kurum kazancı üzerinden hesaplanacaktır.

E- ESAS SÖZLEŞMEDE YER ALMASI GEREKEN KAYIT VE ŞARTLARA FİİLEN UYULMASI

Kooperatifin esas sözleşmelerinde yukarıda yer alan kayıt ve şartların bulunmasının yanında, bu şartlara fiilen de uyulması gerekmektedir. Bu kayıt ve şartlardan herhangi birinin esas sözleşmede yer almaması ya da bu kayıt şartların tamamı yer almakla birlikte fiiliyatta bunlardan herhangi birine uyulmaması kooperatifin kurumlar vergisi mükellefi olmasını gerektirir.

F- FAALİYETE GEÇEN ÜST KURULUŞLARA GİRİLMESİ

Kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olmaları için aranan şartlardan biri de faaliyete geçen üst kuruluşa girmeleridir. Örneğin; İzmir’in Selçuk ilçesinde kurulan bir zeytin ve zeytinyağı tarım satış kooperatifinin kurumlar vergisinden muaf olabilmesi için halihazırda faaliyete geçmiş bulunan ve aynı amaçla kurulmuş kooperatiflerin oluşturduğu birliğe girmesi gerekmektedir.

Ancak, bu şart, kooperatifin faaliyet gösterdiği bölgede ve alanda kurulmuş bulunan bir üst birliğin bulunması halinde aranacaktır. Kooperatifin faaliyet gösterdiği bölgede ve alanda kurulmuş bir üst birlik yoksa söz konusu şart aranmayacaktır.

Yasa hükmünde belirtildiği ve yukarıda açıklandığı üzere kooperatifler söz konusu şartların tamamını taşımaları halinde muafiyetten yararlanabilecektir. Bahse konu hususlardan herhangi birinin esas sözleşmede yer almaması veya esas sözleşmede yer almakla birlikte fiiliyatta bunlardan birine uyulmaması halinde kooperatifin muafiyetten yararlanma hakkı son bulacak ve kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesisini gerektirecektir.

III- KOOPERATİFLERİN KATMA DEĞER VERGİSİ MÜKELLEFİYETİ

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 11, 13, 14, 15, 16 ve 17. maddelerinde bazı teslim ve hizmetlerin KDV’den istisna olduğu belirtilmiş, ancak kooperatiflerin katma değer vergisinden muaf olduğuna dair bir hükme yer verilmemiştir. Zira Katma Değer Vergisi Kanunu’nda kişi ya da kurumlara tanınan muafiyet hükmü bulunmamaktadır. Bu manada kooperatiflerin kurumlar vergisi muafiyetinden faydalanmaları katma değer vergisi mükellefiyetini etkilememekte, KDV’nin konusuna giren mal teslimleri ve hizmet ifaları olması halinde KDV’ye tabi olmaktadır. Kooperatifin istisna kapsamına giren teslim ve hizmetlerinin olması halinde bunlara KDV uygulanmayacağı tabiidir.

IV- KOOPERATİFLERİN ELDE ETTİĞİ MEVDUAT FAİZİ ile GAYRİMENKULLERİNİ KİRALAMASI KARŞILIĞINDA ELDE ETTİĞİ KİRA GELİRİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

A- GAYRİMENKUL KİRA GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 5. bendinin (c) alt bendinde; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin, Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralaması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden, Bakanlar Kurulu’nca belirlenen oranda (96/8955 sayılı BKK gereğince % 20 olan oran, 2003/6577 sayılı BKK ile 01.01.2004 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere % 22’ye yükseltilmiştir.) (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben [2] yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur olduğu” hükme bağlamıştır. Yasaya göre, kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olup olmamasının yapılacak tevkifata etkisi bulunmamaktadır. Çünkü, madde bendinde bu şekilde bir ayrıma gidilmemiştir. Gerek kurumlar vergisinden muaf, gerekse kurumlar vergisine tabi Kooperatiflere ait gayrimenkullerin kiralanması karşılığında bunlara yapılan kira ödemelerinden kiracı konumunda olan kişi yada kurumlarca Bakanlar Kurulu’nca belirlenen oranda tevkifat yapılacaktır. Kooperatifin gayrimenkulü kiraya vermesi ortak dışı bir işlem olmakla beraber, Kooperatif gelirlerinin Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesine göre tevkifata tabi tutulan gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret olması halinde, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 20. maddesinin 2. fıkrası uyarınca bu kira gelirleri için beyanname verilmeyecektir.

Diğer taraftan, kooperatife kira ödemesinde bulunan kişilerin tevkifat yapma mecburiyetlerinin bulunmaması veya kooperatifin gayrimenkul kira gelirinin dışında kurumlar vergisine tabi başkaca gelirinin bulunması durumunda kurumlar vergisi beyannamesini vermek zorunda olduklarından kira gelirlerini de beyannameye dahil edeceklerdir. Ancak, kira gelirleri üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 5/c bendi gereğince stopaj suretiyle ödenen vergi varsa, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 44. maddesine istinaden beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi gerekmektedir.

Kooperatiflerin gayrimenkulleri kira verme işlemlerini KDV yönünden irdelemek gerekirse; KDVK’nın 1. maddesinin 1. bendinde ticari, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, aynı maddenin 3. bendinin (f) alt bendinde Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesinde belirtilen mal ve hakların kiralanması işlemlerinin katma değer vergisine tabi olduğu, 17. maddesinin 4/d bendinde ise, iktisadi işletmelere dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinin katma değer vergisinden istisna olacağı belirtilmiştir.

Kooperatifler, esas itibariyle bir iktisadi işletme olmaktan öte, ortakların belli ihtiyaçlarının karşılanması ya da menfaatlerinin korunması amacına hizmet eden kurumlar olup, kazanç gayesi gütmezler. Ancak, Kooperatiflerin gayrimenkulünü kiraya vermesi ortak dışı bir işlem sayılmakta ve bu durumda ticari kazanç gayesine yöneldiği kabul edilmektedir. Böylelikle de kooperatif bir iktisadi işletme hüviyetine girmektedir. Bu bağlamda kooperatiflerin bir gayrimenkulünü kiraya vermesi KDVK’nın 1. maddesinin 3/f bendine göre katma değer vergisine tabi olup, elde edilen kira geliri için kooperatifçe 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura düzenlenmesi ve kira bedeli üzerinde katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.

Bu kapsamda olmak üzere, kooperatiflerin gayrimenkullerini Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde belirtilen kişi ya da kurumlara kiraya vermeleri halinde kira bedeli üzerinden aynı maddenin 5/c bendi gereğince tevkifat yapılacak, aynı zamanda KDVK’nın 1. maddesinin 3/f bendine istinaden de katma değer vergisi hesaplanacaktır. Kooperatif gelirlerinin Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesine göre tevkifata tabi tutulan gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret olması halinde bu kira gelirleri için beyanname verilmeyecektir.

Örnek: (X) Tarım Satış Kooperatifi sahip olduğu bir binayı işyeri olarak kullanılmak üzere aylık 20.000 YTL (Brüt) bedel karşılığı mükellef (Y) Beyaz Eşya Paz. Ltd. Şti’ye kiraya vermiştir.

Böyle bir işlemde, (X) Tarım Satış Kooperatifi (Y) Beyaz Eşya Paz. Ltd. Şti adına 20.000. YTL tutar üzerinden % 18 KDV hesaplamak suretiyle 23.600 YTL’lik fatura düzenleyecektir. (Y) Beyaz Eşya Paz. Ltd. Şti ise 20.000. YTL üzerinden % 22, 4.400 YTL tevkifat yapacak ve (X) Tarım Satış Kooperatifi’ne 19.200 YTL (KDV dahil) ödeyecektir.

B- MEVDUAT FAİZLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ

Gelir Vergisi Kanunu’nun vergi tevkifatına ilişkin hükümlerin yer aldığı 94. maddesinin birinci fıkrasında; “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler; aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar” denilmiş ve mezkur maddenin 8. bendinde de mevduat faizlerinden (Kanunla kurulan dernek ve vakıflar, Bakanlar Kurulu’nca vergi muafiyeti tanınan vakıflar, kamuya yararlı dernekler ile dernek ve vakıf olmamakla birlikte; odalar, borsalar meslek örgütleri ve bunların üst kuruluşları, siyasi partiler, emekli ve yardım sandıkları gibi vergi uygulamalarında dernek ve vakıf olarak kabul edilenler hariç, dernek ve vakıflar ile tam mükellef kurumlara ödenenler dahil) Bakanlar Kurulu’nca belirlenen oranda tevkifat yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Madde metninde, yapılacak tevkifatın gelir ya da kurumlar vergisinden muaf olanları kapsamadığı şeklinde bir belirleme olmamakla birlikte; Vergi İdaresi, kooperatiflerin kurumlar vergisinden muaf olmaları halinde mevduat faizleri üzerinden tevkifat yapılmayacağını belirtmiştir.

Ayrıca, gerek yargı mercilerince verilen kararlarda, gerek vergi idaresi tarafından verilen özelgelerde, kooperatiflerin ortaklarından topladığı nakdi bankada değerlendirmek suretiyle mevduat faizi elde etmesinin, mevduat faizi gelirlerinin ortaklara dağıtılmayıp sadece kooperatifin amaçlarına tahsis edilmesi ve harcanması şartıyla, ortak dışı işlem olarak kabul edilemeyeceği ve kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olması halinde muafiyet şartlarını ihlal etmeyeceği ifade edilmiştir.

Konuyla ilgili olarak Maliye Bakanlığı 1989/3 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu İç Genelgesi’nde de “Kurumlar vergisi muafiyet şartlarını taşıyan, kooperatiflerin elde edecekleri mevduat faizleri, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin (A) fıkrasının 10 numaralı bendine göre tevkifata tabi tutulmayacaktır. Çünkü söz konusu bent hükmüne göre tevkifat yapılabilmesi için, mevduat faizini elde eden kurumun, kurumlar vergisi mükellefi olması gerekmektedir. Kurumlar vergisinden muaf bulunan kooperatiflerin bankalarda bulunan paralarından elde ettikleri faizleri ortaklara dağıtmayıp, sadece kooperatif amaçlarına harcamaları halinde, kooperatiflerin elde ettikleri mevduat faizleri üzerinden tevkifat yapılmayacaktır.

Kurumlar Vergisi Mükellefi Bulunan Kooperatiflerce Elde Edilen Mevduat Faizleri: Kurumlar vergisi muafiyet şartlarını taşımayan, bu nedenle kurumlar vergisi mükellefi bulunan kooperatiflerin elde edecekleri mevduat faizleri ise, tevkifata tabi tutulacaktır.” denilmiştir.

Bu kapsamda olmak üzere, kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olması durumunda elde ettikleri mevduat faizi üzerinden tevkifat yapılmayacaktır. Kurumlar vergisinden muaf olmaması durumunda ise mevduat faizi üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 8. bendi gereğince tevkifat yapılacaktır. Kooperatifin başkaca bir gelirinin olmaması durumunda bu şekilde tevkif yoluyla ödenen vergi nihai bir vergi olacak ve ayrıca elde edilen faiz geliri için kurumlar vergisi beyannamesi verilmeyecektir. Başkaca bir gelirin olması halinde ise (tevkif yoluyla vergilendirilmiş gayrimenkul kira geliri hariç) elde edilen faiz geliri diğer gelirlerle birlikte beyan edilecektir. Ancak, mevduat faizi üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 8. bendi gereğince stopaj suretiyle ödenen gelir vergisi , Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 44. maddesine istinaden beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi gerekmektedir.

Vergiye tabi geliri tevkifata tabi tutulmuş gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret olan kooperatiflerin mevduat faizi elde etmeleri halinde, elde edilen faiz üzerinden tevkifat yapılacaktır. Çünkü kooperatifin gayrimenkulü kiraya verme işlemi ortak dışı işlem olarak kabul edilmekte ve kooperatifin muafiyet şartlarını ihlal etmesine neden olmaktadır. Ancak, tevkifata tabi tutulmuş söz konusu gayrimenkul kira geliri ve mevduat faizi için beyanname verilmeyecek, bunlar üzerinden tevkif yoluyla ödenen vergi nihai vergi olacaktır.

VI- SONUÇ

Kooperatifin elde ettiği gayrimenkul kira gelirinin vergilendirilmesinde, kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olup olmamasının bir önemi yok iken, mevduat faizinin vergilendirilmesinde kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olması ya da olmaması önem arz etmektedir.

Gerek kurumlar vergisinden muaf, gerekse kurumlar vergisine tabi kooperatifler gayrimenkullerini Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinde belirtilen kişi ya da kurumlara kiraya vermeleri halinde kira bedeli üzerinden aynı maddenin 5/c bendi gereğince tevkifat yapılacaktır. Kiralama işlemi KDV’nin konusuna girdiğinden kira bedeli üzerinden KDVK’nın 1. maddesi gereğince KDV hesaplanacaktır. Kooperatif gelirlerinin Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesine göre tevkifata tabi tutulan gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret olması halinde bu kira gelirleri için beyanname verilmeyecektir.

Kooperatifin kurumlar vergisinden muaf olması durumunda mevduat faizi üzerinden (ortaklara dağıtmayıp, sadece kooperatif amaçlarına harcamaları halinde) tevkifat yapılmayacaktır. Kurumlar vergisinden muaf olmaması durumunda ise, elde ettiği mevduat faizi üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 8. bendi gereğince tevkifat yapılacak, kooperatifin başkaca bir gelirinin olmaması durumunda tevkif yoluyla ödenen vergi nihai vergi olacak ve ayrıca elde edilen faiz geliri için kurumlar vergisi beyannamesi verilmeyecektir. Başkaca bir gelirin olması halinde ise (tevkif yoluyla vergilendirilmiş gayrimenkul kira geliri hariç) elde edilen faiz geliri diğer gelirlerle birlikte beyan edilecektir. Ancak, mevduat faizi üzerinden Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 8. bendi gereğince stopaj suretiyle ödenen gelir vergisi , Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 44. maddesine istinaden beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi gerekmektedir. Vergiye tabi geliri tevkifata tabi tutulmuş gayrimenkul kira gelirlerinden ibaret olan kooperatiflerin mevduat faizleri üzerinden de tevkifat yapılacaktır. Ancak, tevkifata tabi tutulmuş söz konusu gayrimenkul kira geliri ve mevduat faizi için beyanname verilmeyecek, bunlar üzerinden tevkif yoluyla ödenen vergi nihai vergi olacaktır.

Yazar: KemalAKMAZ (*)

E-Yaklaşım / Ekim 2005 / Sayı: 27

*        Vergi Denetmen Yardımcısı

[1]       Risturn, ortak içi muamelelerden doğan olumlu farkın, ortaklara yaptıkları muamele oranında geri verilmesidir.

[2]       Hesaben ödeme deyimi, vergi tevkifatına tabi kazanç ve iratları ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri ifade eder (Gelir Vergisi Kanunu md. 96).

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı