Gelir VergisiKatma Değer Vergisi

Ticari Plakalar

I- GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu hükmüne yer verilmiş olup aynı Kanunun 38 inci maddesinde, “Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerce:

1.İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir;

2.İşletmeden çekilen değerler ise farka ilave olunur.

…”

hükmüne yer verilmiştir.

Yine aynı Kanunun 39 uncu maddesinde, işletme hesabı esasına göre ticari kazancın bir hesap dönemi içinde elde edilen hâsılat ile giderler arasındaki müspet fark olduğu, elde edilen hâsılatın, tahsil olunan paralarla tahakkuk eden alacakları, giderlerin ise tediye olunan ve borçlanılan meblağları ifade ettiği hükmü yer almıştır.

Anılan Kanunun “Değer Artışı Kazançları” başlıklı mükerrer 80 inci maddesinde, “Aşağıda yazılı mal ve hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar değer artışı kazançlarıdır.

4.Ortaklık haklarının veya hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kazançlar.

5.Faaliyeti durdurulan bir işletmenin kısmen veya tamamen elden çıkarılmasından doğan kazançlar.

Bu maddede geçen “elden çıkarma” deyimi, yukarıda yazılı mal ve hakların satılması, bir ivaz karşılığında devir ve temliki, trampa edilmesi, takası, kamulaştırılması, devletleştirilmesi, ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını ifade eder.

(7104 Sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle değişen ibare; Yürürlük: 06.04.2018) Taksi, dolmuş, minibüs ve umum servis araçlarına ait ticari plakaların elden çıkarılmasından doğan kazançların tamamı ile bir takvim yılında elde edilen değer artışı kazancının, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından sağlananlar hariç, 6.000 (302 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 1.1.2018 tarihinden itibaren 12.000 TL.) Yeni Türk Lirası gelir vergisinden müstesnadır.

Faaliyetine devam eden ticarî bir işletmenin kısmen veya tamamen satılmasından veya ticarî işletmeye dahil amortismana tâbi iktisadî kıymetlerle birinci fıkrada yazılı hakların elden çıkarılmasından doğan kazançlar ticarî kazanç sayılır ve bunlara ticarî kazanç hakkındaki hükümler uygulanır.”

hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, 28.09.2001 tarihinden itibaren “Şehir içi, banliyö ve kırsal alanlarda kara yolu ile personel, öğrenci vb. grup taşımacılığı” faaliyetinden dolayı gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olmanız nedeniyle, söz konusu devir işleminden elde edilen gelirin ticari kazancınıza dahil edilerek vergilendirilmesi gerekmekte olup, Kanunun mükerrer 80 inci maddesinde belirtilen değer artış kazancı istisnasından yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır.

II- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:

3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye’ de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-17/4-a maddesinde ise Gelir Vergisi Kanununa göre vergiden muaf esnaf ile basit usulde vergilendirilen mükellefler tarafından yapılan teslim ve hizmetlerin KDV den istisna olduğu

hüküm altına alınmıştır.

Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin  “II/4-2 Basit Usulde Vergilendirilen Mükellefler” başlıklı bölümünde konu hakkında gerekli açıklamalara yer verilmiştir.

Bu çerçevede, basit usule tabi mükelleflerce yapılan plaka satış işlemi KDV Kanununun 17/4-a maddesi kapsamında KDV’den istisnadır. Ancak gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olmanız nedeniyle tarafınızca gerçekleştirilen ve ticari kazanç hükümleri kapsamında değerlendirilen plaka satış işlemi Kanunun 1/1 inci maddesi gereğince KDV’ye tabi bulunmaktadır.

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı
Kapalı